İzledim: Mutlu Değilim ama Kahrımdan da Ölmüyorum, Istırap Korosu, Hırçın Kız

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Mutlu Değilim ama Kahrımdan da Ölmüyorum Kadıköy Boa Sahne‘nin Mutlu Değilim ama Kahrımdan da Ölmüyorum oyununu yine Kadıköy Boa Sahne‘de izledim. Pandemi öncesinde çok sık oyun izlediğim bir sahne olmasına rağmen Şubat 2020’den bu yana yolumu ilk defa Boa Sahne’ye düşürebildim maalesef. Özlemişim. Özge Korkmaz‘ın yazıp oynadığı oyun, Berfin Zenderlioğlu rejisiyle sahneleniyor. Pandemi öncesinde, tek kişilik, kadın hikâyelerini konu alan yerli metinlerin sayısı oldukça artmıştı. Benim de kişisel izleyicilik tarihimde Antabus ile başlayan süreçte Kul, Aşiyan, Sevgili Arsız Ölüm – Dirmit, Benden Bu Kadar gibi iyi örneklerini izleme fırsatım olmuştu. Boa Sahne’nin programında Mutlu Değilim ama Kahrımdan da Ölmüyorum’u görünce […]

Devamı  


İzledim: Macbeth

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika İstanbul Şehir Tiyatroları‘nın Macbeth oyununu dün akşam Üsküdar Musahipzade Celâl Sahnesi‘nde izledim. 2017 senesinin mart ayında aynı oyunu aynı sahnede izlemek için niyetlenmişim fakat biletini dahi almama rağmen gidip izleyememişim. Bunun gibi geç buluşmalara biraz üzülüyorum. Oyundan alacağımı -müspet veya menfi olarak- ertelediğimi hissediyorum. Neyse ki henüz repertuvardayken izleyebildim oyunu. William Shakespeare‘in metni, Sabahattin Eyüboğlu çevirisi ve Ulviye Karaca rejisiyle sahneleniyor İstanbul Şehir Tiyatroları bünyesinde. Oyunla ilgili söyleyeceğim ilk şey bir uyarlama olduğu. Oyun açıklamasında geçirilen tek kelime haricinde bunun üzerinde çok fazla durulmuyor. Oyun ne ismi ne afişi ne de künye bilgileriyle bir uyarlama olduğunun ipucunu izleyiciye veriyor. Ulviye […]

Devamı  


İzledim: Merhaba

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika Dostlar Tiyatrosu‘nun Merhaba oyununu dün akşam Özgürlük Parkı Açık Hava Sahnesi‘nde Özgür Hanım‘la birlikte izledim. Şimdilik tek oyun fireyle takip ettiğim -Nereden Nereye oyunu- 17. Kadıköy Belediyesi Tiyatro Festivali‘nin yedinci, benim izleme şansı bulduğum altıncı oyun olarak. Merhaba, Genco Erkal‘ın tek kişilik performansı. Aziz Nesin, Bertolt Brecht, Can Yücel, Nâzım Hikmet ve William Shakespeare‘in metinlerinden uyarlayıp yönettiği oyunu kendine eşlik eden müzisyenlerle beraber oynuyor. Özgürlük Parkı Açık Hava Sahnesi, Genco Erkal’ı ilk -2014 yazında Yaşamaya Dair oyunuyla– ve son kez -2018 yazında Bir Delinin Hatıra Defteri oyunuyla– izlediğim sahneydi. İki tarih arasında farklı sahnelerde farklı oyunlarını izledim ama dönüp dolaşıp […]

Devamı  


İzledim: Macbeth Mutfakta

Yaklaşık okuma süresi: 2 dakika Kadro Pa‘nın Macbeth Mutfakta oyununu dün akşam Kadıköy Emek Tiyatrosu‘nda izledim. Burak Tamdoğan‘ın yönettiği oyunu Simge Günsan oynuyor. Ya da oyunun broşürlerinde yazdığı gibi, uyarlamasını yaptığı metni aktarıyor. Macbeth Mutfakta, türü itibarıyla benim için daha önce tecrübe etmediğim bir oyun oldu. Nesne tiyatrosu olarak isimlendiriliyor. Simge Günsan, Shakespeare‘in Macbeth‘ini bir mutfak masasının üzerinde, bir yemek tarifi etrafında şekillendirerek oynuyor. Masadaki her levazımat hikâyedeki bir karakteri temsil ediyor. Oyunun hemen başında yapılmaya başlanan yemek oyunun finaliyle birlikte izleyiciye servis edilmeye hazır hâle geliyor. Simge Günsan’ın bu yemek için seçtiği isim bir hayli afilli. “İhtiras soslu bir ihanet yemeği: Macbeth usulü kanlı […]

Devamı  


İzledim: Romeo ve Juliet

Yaklaşık okuma süresi: 5 dakika İstanbul Devlet Tiyatrosu‘nun bu sezon Dejan Projkovski yönetmenliğinde sahnelemeye başladığı William Shakespeare‘in Romeo ve Juliet oyununu dün akşam Üsküdar Tekel Sahnesi‘nde izledim. Bu Romeo ve Juliet’i sahnede ikinci izleyişim oldu. İlki geçtiğimiz sene aralık ayında Nilüfer Belediyesi Tiyatro’nun Serdar Biliş yönetmenliğinde sahneye koyduğu oyundu. Hem uyarlama tercihleri hem de oyun içerisinde yerleştirilen yerel motiflerin kullanımı açısından epey ilginç bulduğum oyundan sonra İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun oyunu da sahneleme tercihleriyle beni şaşırtmak konusunda ondan aşağı kalmadı. Oyunun konusundan daha önce uzun uzadıya bahsetmiştim. Çok fazla tekrar düşmeden kısaca özetlemeye çalışacak olursam oyunda birbirine düşman iki aile yer alıyor, Montegueler ve Capuletler. Capulet’lerin oğlu Romeo […]

Devamı  


İzledim: III. Richard

Yaklaşık okuma süresi: 5 dakika Geçtiğimiz sezon Nisan ayında, Aşk Ölsün oyunuyla Baba Sahne‘ye ilk defa yolum düştüğünde anlamıştım benim için uzun seneler sürecek bir deneyimin başladığını. Yeni sezonun ilk ayında bu defa Altıdan Sonra Tiyatro‘nun bir Shakespeare yapımı olan III. Richard‘ı izlemek üzere tuttum Baba Sahne’nin yolunu. Altıdan Sonra Tiyatro oyunlarını ekseriyetle Kumbaracı50‘de oynuyor. Fakat ben yolumu Beyoğlu ve civarına düşürmek konusunda epey beceriksiz olduğum için Anadolu Yakası turnelerini takip etmeye çalışıyorum. Oyunla ilgili birkaç şey söylemeden önce Altıdan Sonra Tiyatro’nun oyunla ilgili yazdığı tanıtım cümlesini paylaşmak istiyorum. Zira tüm oyunu özetleyen, kendi içerisinde hoş bir tevazu barındıran tek cümlelik metni çok beğendim. Shakespeare ustanın […]

Devamı  


İzledim: Fırtına

Yaklaşık okuma süresi: 5 dakika Moda Sahnesi‘nin Fırtına oyununu geçtiğimiz Pazar günü Özgür Hanım‘la birlikte izledik. Fırtına, sahnenin yeni ve beşinci sezon açılış oyunu olmakla birlikte benim de yolumun daha önce yine Moda Sahnesi aracılığıyla kesiştiği bir oyun. 2016’nın mart ayında Moda Sahnesi’nde Shakespeare ile Düşünmek isimli bir dizi seminere katılmıştım. Emine Ayhan‘ın konuşmacı olarak yürüttüğü bu seminerlerde haftalık okuma programımızda olmamasına rağmen son hafta Emine Ayhan’ın ricasıyla okumuştuk Fırtına’yı. Oyunu izlemeden önce yeniden okumayı, unuttuğum epey şeyi yeniden hatırlamayı ihmal etmedim. Oyun izlediğim diğer sahnelere nazaran Moda Sahnesi oyunlarıyla mesaim daha fazla sürüyor. Oyun provalarının başlamasıyla birlikte benim için de bir süreç başlıyor. Bu süreçte […]

Devamı  


İzledim: Şatonun Altında

Yaklaşık okuma süresi: 2 dakika Geçtiğimiz Çarşamba günü Özgür Hanım‘la birlikte enteresan bir oyun deneyimi yaşadık. Özgürlük Parkı Açık Hava Sahnesi‘nde Fiziksel Tiyatro Araştırmaları‘nın Şatonun Altında oyununu izledik. İlk olarak kısaca oyunun konusundan bahsedeyim. Şatonun Altında, William Shakespeare‘in Macbeth oyunun bir uyarlaması. Biz oyunun tanıtım metninde Macbeth’in ölümünden sonra başlayan oyun ibaresini görünce, sahnede Macbeth’in ölümünün ardından yaşananları konu alan kurgu bir oyun göreceğimizi düşünmüştük, meğer öyle değilmiş. Oyun, iki çamaşırcı kadının gözünden Macbeth’in hikâyesini anlatıyor izleyiciye. Burada yabancısı olduğum birkaç tanım ve kişi paylaşacağım. Clown: Kendine özgü çalışma biçimine sahip dinamik bir fiziksel tiyatro türü. An odaklı olan, kurgunun ötesinde her anı yaşayan, aktaran, […]

Devamı  


İzledim: Veronalı İki Centilmen

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika Shakespeare ile Düşünmek seminerlerinden sonra Shakespeare okumalarıma fırsat buldukça devam etmeye çalışıyorum. Bunlar yine ekseriyetle izleyeceğim oyunların beni sürüklediği okumalar oluyor. Bu sezon başında Duru Tiyatro kendilerinin ilk Shakespeare oyunu olan Veronalı İki Centilmen‘i sahnelemeye başladı. Oyunu izlemeye karar verdikten sonra Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları‘na uğrayarak önce Özdemir Nutku çevirisiyle Veronalı İki Soylu Delikanlı oyununun metnini, ardından da biletimi aldım. Duru Tiyatro’nun Moda’daki sahnesine ilk defa 2015’in Ekim ayında Nihayet Bitti oyununu izlemek için gitmiş, o günden bu yana tekrar yolumu düşürememiştim. Kapıdan girer girmez geçen zaman içerisinde tiyatro bahçesinde ve fuaye alanında yapılan değişiklikler gözüme çarptı. Gişenin yeri değiştirilmiş, fuayeyi, salonu ve […]

Devamı  


İzledim: Romeo ve Juliet

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Geçtiğimiz sezonu Shakespeare ile hem okuyucu hem de izleyici olarak dolu dolu geçirdikten sonra bu sezon da fırsat buldukça Shakespeare oyunlarını okumaya ve izlemeye çalışıyorum. Hafta başında Bursa Nilüfer Belediyesi Tiyatro, prömiyerini geçtiğimiz Ekim ayının başında yaptıkları Romeo ve Juliet oyunu ile Moda Sahnesi‘ne konuk oldu. Ben de kendileri ile orada tanışmış oldum. Shakespeare oyunlarını izlemeden önce metinlerini okumayı kendime bir alışkanlık haline getirdim. Bundan da çok memnunum açıkçası. İzlediğim oyunların ekseriyeti uyarlama veya yeniden çevirisi yapılmış metinler üzerinden sahneye koyulduğu için oyunun aslını bilerek uyarlamasını izlemek, karşılaştırma yapabilmek adına bulunmaz bir fırsat gibi geliyor bana. Bu oyun öncesinde de İş Bankası […]

Devamı