16. Kadıköy Belediyesi Tiyatro Festivali’nin Ardından

Yaklaşık okuma süresi: 2 dakika Kadıköy Belediyesi‘nin gelenekselleşen tiyatro festivalinin 16.sı, bu sene 2 – 15 Ağustos 2018 tarihleri arasında, yine Özgürlük Parkı içerisindeki açık hava sahnesinde gerçekleştirildi. Festivalde farklı tiyatroların toplam 14 oyunu sahnelendi. Önceki senelerin aksine, bu sene yağmur dolasıyla iptal edilen veya ertelenen bir oyun olmadı. Festival davetiyeleri geçen sene olduğu gibi oyun günleri kültür merkezleri gişelerinden temin edildi. Geçtiğimiz senelerde çoğu zaman davetiyeler kültür merkezlerinde dağıtılırken biter ve oluşan sıralardan eli boş dönen izleyiciler olurdu. Fakat bu sene belli başlı birkaç oyun dışında davetiyeler kültür merkezlerinde tükenmedi, parkta dağıtılmaya devam edildi. Bu günlüğü yazmaya başlamadan, önceki senelerde neler yaptığıma şöyle bir baktım. […]

Devamı  


İzledim: Mutluyduk Belki Bugüne Kadar

Yaklaşık okuma süresi: 5 dakika Two Two Yapım‘ın Mutluyduk Belki Bugüne Kadar oyununu, Özgür Hanım‘la birlikte Özgürlük Parkı Açık Hava Sahnesi‘nde izledik. Aynı zamanda 16. Kadıköy Tiyatro Festivali‘nde izlediğim son oyun oldu benim için. Mutluyduk Belki Bugüne Kadar, 2016 senesinde vizyona giren İtalyan yapımı bir filmin tiyatro uyarlaması. Filmin orijinal ismi Perfetti sconosciuti, yani bizdeki çevirisiyle Mükemmel Yabancılar. Oyun, üstünkörü bir özetle yakın bir grup arkadaşın buluştukları bir akşam başından geçenleri konu alıyor. O akşam oynama kararı aldıkları muzip bir oyun, gruptaki herkesin birbirleri hakkında o güne kadar edindikleri fikirlerini hercümerç ediyor. Oynama kararı aldıkları oyun gereği, o akşam boyunca herkes telefonunu masanın üstüne koyuyor, gelen arama […]

Devamı  


İzledim: İtaatsizler

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika Kaptan Yapım‘ın İtaatsizler oyununu, 16. Kadıköy Tiyatro Festivali‘nin 4. gününde Sama ile birlikte izledik. Haluk Işık‘ın kaleme aldığı oyunun anlatıcılığını Orhan Aydın ve Metin Coşkun üstleniyor. Emin İgüs, Kerem Aktan ve Ruşen Can Acet ise müzisyen kimlikleriyle oyunu salt bir anlatıdan ibaret olmaktan kurtarıp müzikli bir gösteriye dönüştürüyor. Tanıtımlarında oyundan bahsedilirken “saygı duruşu” benzetmesi yapılmış. Ben de bu tabiri kimi oyunlar için çok yerinde bulurum. Özellikle ömürlerini tiyatroya vermiş oyuncuların, oyun sonunda izleyicilerden aldıkları alkış beni yoğun bir şekilde böyle hissettirir. O alkışlar dakikalarca araya hiçbir gündelik uğraş girmeden sürer. İtaatsizler de böyle bir oyun. Yaşadıkları dönemde toplumun genelgeçer kurallarına uymayan, bunu eylemleri […]

Devamı