İzledim: Hamlet Makinesi

Yaklaşık okuma süresi: 2 dakika

Devlet Tiyatroları’nda yeni sezonun başlaması ile beraber İstanbul Devlet Tiyatrosu’nun bu ayki oyun programını kurcalamaya başlamıştım. İzlediğim ilk oyun, Üsküdar Tekel Sahnesi’ndeki Hamlet Makinesi oldu. Oyun, hem bayramın ikinci günü hem de matine olarak sahneleceği için izleyici katılımının az olacağını düşünüyordum fakat pek öyle olmadı. 180 koltuk kapasiteli sahnede boş yer hemen hemen yok gibiydi.

Oyunda konu olarak William Shakespeare’in Hamlet oyunundan çeşitli bölümler danslar ve müzikler eşliğinde işleniyor. Oyundan keyif alabilmek için Hamlet hakkında biraz fikir sahibi olmak gerekiyor. Aksi bir durumda oyundaki karakterler ve sahneler görselliği dışında pek fazla bir şey ifade etmiyor izleyici için, bende olduğu gibi. İlgili konuda hiçe yakın bilgim olduğundan oyunda yalnızca birkaç sahneyi varsayımlar ile anlamaya çalıştım. Onun dışında kalan zamanda ise dekoru, yapılan görsel sahne geçişlerini  ve sahnenin arkaplanında kalan oyuncuların jest ve mimiklerini incelemeye çalıştım.

Oyunun nispeten büyük ve hareketli bir dekoru var. Daha önce yine bu sahnede izlediğim Sessizlik oyununda olduğu gibi hareketli asma katlar Hamlet Makinesi oyununun dekorunda da yer alıyor. Ayrıca oyunun birkaç sahnesinde projeksiyondan da yararlanılıyor.

Oyunun tek perde olması, konu ile ilgili pek fazla bilgi sahibi olmayan izleyiciler için oldukça avantajlı bir durum. Benzer birkaç oyunda gördüğüm, izleyicilerin ilk perdeden keyif alamamasından dolayı ikinci perdeye isteksiz olarak girmeleri veya hiç girmemeleri gibi durum oluşturmuyor. 1 saat 20 dakika olan oyun süresi bu neden oldukça uygun.

Özellikle Hamlet hakkında bilgi sahibi olanların çok daha fazla keyif alarak izleyeceklerini düşündüğüm bir oyun olan Hamlet Makinesi, şu sıralar Üsküdar Tekel Sahnesi’nde sahnelenmeye devam ediyor.