İzledim: Hansel ve Gretel’in Öteki Hikayesi

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakikaEn yoğun olarak 2014 senesinde oyun izlediğim Oyun Atölyesi‘ne bu sezon ilk defa sezonun son ayında gitme fırsatı bulabildim. Oyun Atölyesi’nde daha önce muhtelif konuk tiyatroların oyunlarını izlemiştim. Bu defa ise Oyun Atölyesi’nin kendi yapımı olan Hansel ve Gretel’in Öteki Hikayesi oyununu izlemek için gittim.

Neil LaBute‘un kaleme aldığı, orijinal ismi ile In a Forest, Dark and Deep oyunu, Haluk Bilginer tarafından Hansel ve Gretel’in Öteki Hikayesi ismiyle tercüme edilerek Türkçe’ye kazandırılmış. Oyun metnini ne Haluk Bilginer’in çevirisinden ne de başka bir kaynaktan okumadım. O nedenle bu günlükte yalnızca izlediğim oyundan bende kalanlardan bahsedeceğim.

Oyunda Haluk Bilginer’in Hansel ve Gretel benzetmesinde bulunduğu iki kardeş yer alıyor, Ayça Bingöl‘ün canlandırdığı abla Betty ve Salih Bademici‘nin canlandırdığı erkek kardeş Bobby. Bir üniversitede akademisyen olan Betty evini taşımak için marangozluk yapan kardeşi Bobby’den yardım istiyor. Yağmurun bardaktan boşanırcasına yağdığı o akşam Bobby ablasının ormanın derinliklerindeki gayet zevkli bir şekilde dayanıp döşenmiş evine ilk defa geliyor. İki kardeş eski günlerden, çocukluk anılarından, yaşanmışlıklarından konuşurlarken Betty’nin diktalarıyla bir yandan da evdeki eşyaları olabildiğince hızlı bir şekilde toparlamanın planlarını yapıyorlar. Küçüklüklerinden bu yana birbirleriyle pek anlaşamadıklarını ikili diyaloglarından öğrendiğimiz kardeşler gecenin ilerleyen dakikalarında daha önce başlarından geçen olayları yeniden değerlendirmeye, alınan alkol ve kullanılan maddelerin etkisiyle ağır hakaretler eşliğinde birbirlerini suçlamaya başlıyorlar. Tüm bu tartışmaların arasına iki kardeşin mesleklerinden ve daha ziyade Bobby’nin yaşadığı bir nevi aşağılık kompleksinden doğan sınıf çatışması da eklenince ikili arasında gitgide yükselen tansiyon, izleyiciler olarak geçmişleri hakkında çok daha fazla bilgi sahibi olmamızı sağlayacak sırların gün yüzüne çıkmasına neden oluyor. Özellikle Bobby’nin ablasına suç isnat eder bir dile harıtlattığı olaylar önceleri sakinliğini koruyan Betty’nin de gardının düşmesini ve kardeşine karşı daha açık olmasını sağlıyor.

Oyun gerçek zamanlı ilerliyor. İki kardeşin yaklaşık bir buçuk saat süren çatışmaları, ortak geçmişleri ve birbirlerinden saklamaya çalışıp beceremedikleri her şey bir bir faş oluyor oyunun düğümü çözüldükçe. Düğüm metaforu Hansel ve Gretel’in Öteki Hikayesi oyunu için tam yerinde bir tabir olur sanıyorum. Oyunun başında haklarında hiçbir şey bilmediğimiz iki kardeşin hayatlarındaki düğümleri bir yerinden yakalıyor ve oyunun sonuna kadar ilmek ilmek onları çözerek bir sonuca ulaşmayı amaçlıyoruz. Yağmur ve fırtına atmosferiyle oyunun verdiği gerilim hissi bu amacı şeklen destekleyerek izleyiciyi oyun atmosferine sokuyor.

İki oyuncuyu da sahnede ilk defa izledim. Ayça Bingöl’ü çok beğendim. Ayça Bingöl daha önce yine bir Oyun Atölyesi yapımı olan Nehir oyununda Canan Erdüger ve Haluk Bilginer’le aynı sahneyi paylaşıyordu. Ben o oyunu izleyemeden Oyun Atölyesi repertuarından kaldırıldı. Zaten şu sıralar en büyük pişmanlıklarımı şu veya bu nedenden ama çoğu zaman benim boşvermişliklerim yüzünden ben izleyemeden reperturarlardan kalkan tiyatro oyunlarında yaşıyorum. Tiyatro ertelemeye ve ihmale gelmiyor ne yazık ki. Bugün, her gün önünden geçtiğiniz sahnede oynayan oyun, yarın bir anda yok oluveriyor. Tiyatro internet sitesinin geçmiş oyunlar sayfasında bir isim olarak sürdürüyor yaşantısını.

Oyunun yönetmeni Ali Altuğ, sahne tasarımcısı ise Barış Dinçel. Oyun bröşüründe de altı çizildiği gibi Oyun Atölyesi terminolojisinde sahne tasarımı hem dekor hem de kostüm tasarımlarını içeriyor. Öyle ki oyunun kostüm tasarımları da yine Barış Dinçel’e ait.

Özetle, Hansel ve Gretel’in Öteki Hikayesi, kadın – erkek ilişkileri etrafında dolaşarak, maddi sınıf çatışmalarını, geçmişle yüzleşmeyi ve gizli yaşanan günahları konu alan ve bunu çeşitli gerilim unsurlarıyla birlikte işleyen benim oldukça beğendiğim bir oyundu.

OYUN KÜNYESİ
Yazan: Neil LaBute
Çeviren: Haluk Bilginer
Yöneten: Ali Altuğ
Sahne Tasarımı: Barış Dinçel
Oynayanlar: Ayça Bingöl, Salih Bademci
Süre: 1 saat 30 dakika (tek perde)