İzledim: Ben Eskiden Küçüktüm

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika

Geçen sene olduğu gibi Kadıköy Belediyesi Tiyatro Festivali’ni bu sene de Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu’nun tek kişilik oyunu ile açtı. Ali Poyrazoğlu’nun Tamamla Biz Ey Aşk ve Bir Sen Kaldın Yalnızlık Gelince kitaplarından sahneye uyarlanan Ben Eskiden Küçüktüm, Ali Poyrazoğlu’nun kendi söyleyişi ile bir “Best of Ali Poyrazoğlu”.

Ali Poyrazoğlu oyunu izleyicilerden bol bol alkış alarak kendine has üslubu ile başlattı. Anlatı şeklinde süren oyun yaklaşık 2 saat boyunca devam etti. Bu 2 saat süresince Ali Poyrazoğlu, çocukluğundan başlayarak tiyatro serüvenini mizahi bir dille zaman zaman sahnede zaman zaman da izleyicilerin arasında dolaşarak anlattı. Anlatılarında kimler yok ki; Muhsin Ertuğrul, Yıldız Kenter, Müjdat Gezen, Savaş Dinçel, Ayla Algan. Çocukluğunda, evlerindeki yemek masasının altında başlayan ardından İstanbul Şehir Tiyatroları’ndan Broadway’e kadar uzanan tiyatro geçmişinde biriktirdiği anılarını keyifle dinledik Poyrazoğlu’nun. Anılarının yalnızca bizimle paylaştığı kısımları bile Türk tiyatrosu için hem beraber çalıştığı kişilerle hem de yaptıkları ile ne kadar önemli bir isim olduğunu anlamaya fazlasıyla yetiyor.

ben_eskiden_kucuktum_tiyatro_oyunu_3

Şahsi olarak benim oyunda en çok beğendiğim ve güldüğüm kısımlar rol aldığı oyunlarının sahnelemelerinde başından geçen anılar oldu. Özellikle Müjdat Gezen ile başından geçenler önceki sene Ödünç Yaşamlar oyununda da Özgür Hanım‘la birlikte dinlemiş olmama rağmen ilk günkü kadar keyif verdi bana. Çünkü yaşım itibari ile Ali Poyrazoğlu ve Müjdat Gezen gibi isimlerin ustalaşmış hallerine aşinayım. En kötü ihtimalle Müjdat Gezen’in gençliği dendiğinde aklıma Gırgıriye filmi gelir, daha eskisi gelmez. Bu nedenle bugün usta olarak addettiğimiz insanların gençlik ve öğrencilik anılarını dinlemek, hem de birinci ağızdan müthiş bir şey. Belki de şimdilerde farkında varamadığımız büyük bir şans kişisel tarihimiz için.

Ali Poyrazoğlu’nun kendi tarihinde yer etmiş isimlerden, hocalarından, şu anda hayatta olmayan arkadaşlarından bahsederken nasıl gözlerinin parladığını fark edebiliyorsunuz. Mevzubahis ettiği isimlerden bir çoğunu tanımıyorum ben, bazılarını simaen tanıyorum bazılarını yalnızca ismen. Muhtemelen biz de bundan seneler sonra Ali Poyrazoğlu’nu tanımayanlara, çocuklarımıza, torunlarımıza dün akşamı anlatacağız. Bir  Ağustos akşamında, sayısı 1000’i geçkin izleyici ile birlikte, açıkhavada Ali Poyrazoğlu’nu dinlemekten aldığımız keyfi. Dün gece izleyiciler arasında sanıyorum 80’li yaşlarında bir kadına rastladık. Rastlamaktan ziyade dikkatimizi çekti aslında. Ali Poyrazoğlu’nun gençliğinde oynadığı ve oyundaki anlatılarında yer verdiği Hamlet ve Macbeth oyunlarını iki defa izlediğini anlatıyordu tanımadığı insanlara. Belli bir yaştan sonra zihinde dolan anıları bir şekilde boşaltmak gerekiyor herhalde diye düşündüm. Karşındaki kişiyi tanıman veya tanımaman fark etmez, belki de kendi kendine anlatarak tekrar.

kadikoy_tiyatr_festivali_davetiye

Özgür Hanım oyun davetiyelerini aldıktan sonra.

Son olarak oyunun selamlama kısmından bahsedeceğim biraz. Ali Poyrazoğlu oyun sonunda açtığı alkış kutusuna ustalarına ve arkadaşlarına iletmek üzere alkışlar topluyor izleyicilerden. Dün geceden aklımda kalan, alkış gönderilen isimler şöyle; Nazım Hikmet, Aziz Nesin, Muhsin Ertuğrul, Levent Kırca, Müjdat Gezen ve Bedia Muvahhit. Ben mi ona yordum bilmiyorum ama Ali Poyrazoğlu’nun hayattayken kişisel sorunlar yaşadığı Levent Kırca’yı anarken ufak bir es verdiğini fark ettim. Eğer öyleyse o yarım saniyelik duraklama yaşam hakkında sayfalar dolusu yazı ile anlatılayamayacak şeyler anlatıyor.

ben_eskiden_kucuktum_tiyatro_oyunu_2

Yazıda kullandığım oyun fotoğraflar için kaynak.

OYUN KÜNYESİ
Yazan, Yöneten ve Oynayan: Ali Poyrazoğlu