İzledim: Bir Başkadır A.

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Moda Sahnesi‘nin yeni oyunu Bir Başkadır A.‘yı prömiyerinden hemen sonraki gösterimi ile geçtiğimiz hafta içerisinde izledim. Daha önce oyun ve yazarları ile herhangi bir tanışıklığım olmamasına rağmen vakit buldukça prova notlarına göz gezdirdiğimden olacak ki oyun günü sahnede karşılaşacaklarım konusunda az da olsa kendimi fikir sahibi hissederek buldum büyük salondaki koltuğumu. Moda Sahnesi’nin diğer oyunlarında da okumaya çalışıyorum prova notlarını. Özellikle oyunların kitap listelerini takip edip, o an için hızlı bir şekilde temin edip okuyamasam da bir yerlere not ediyorum okumak isteyeceklerimi. Keşke diğer tiyatrolara da örnek olarak yaygınlaşsa bu prova notlarının erişilebilir olması. İzleyici olarak benim de oyun öncesi bir hazırlık sürecine girmemi sağlıyor. […]

Devamı  


İzledim: Romeo ve Juliet

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Geçtiğimiz sezonu Shakespeare ile hem okuyucu hem de izleyici olarak dolu dolu geçirdikten sonra bu sezon da fırsat buldukça Shakespeare oyunlarını okumaya ve izlemeye çalışıyorum. Hafta başında Bursa Nilüfer Belediyesi Tiyatro, prömiyerini geçtiğimiz Ekim ayının başında yaptıkları Romeo ve Juliet oyunu ile Moda Sahnesi‘ne konuk oldu. Ben de kendileri ile orada tanışmış oldum. Shakespeare oyunlarını izlemeden önce metinlerini okumayı kendime bir alışkanlık haline getirdim. Bundan da çok memnunum açıkçası. İzlediğim oyunların ekseriyeti uyarlama veya yeniden çevirisi yapılmış metinler üzerinden sahneye koyulduğu için oyunun aslını bilerek uyarlamasını izlemek, karşılaştırma yapabilmek adına bulunmaz bir fırsat gibi geliyor bana. Bu oyun öncesinde de İş Bankası […]

Devamı  


İzledim: Torun İstiyorum

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Tesadüftür ki sezonun henüz başında izlediğim ilk iki oyun çok yakın zamanlarda prömiyerlerini yapmış oyunlardı. İlki İstanbul Şehir Tiyatroları’ndaki Saadet Hanım‘dı. İkincisi ise Moda Sahnesi‘nin sahneye koyduğu Torun İstiyorum oldu. Oyunu geçtiğimiz hafta sonu matine gösteriminde Özgür Hanım‘la birlikte izledik. Moda Sahnesi’nin sahneye koyduğu özellikle Shakespeare oyunları çeşitli çevrelerce oyunların farklı sahnelemeleri ile kıyaslanıyor. Onlara pek benzemediği için zaman zaman ağır bir dille eleştiriliyor. En çok da “yerelleştirme” konusunda. Risale okuyan bir Ophelia veya Doğu şivesi ile konuşan bir Nick Bottom, Shakespeare oyunlarını bugüne kadar alışılagelmiş sahnelemelerden izlemiş izleyicilerin ön yargısına maruz kalabiliyor. Buna kendim de şahit oldum. Farklı bir sahnenin fuayesinde oyunun […]

Devamı  


Katıldım: “Shakespeare ile Düşünmek” Seminerleri

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Sezon içerisinde, Moda Sahnesi‘nde 8 hafta süren bir seminer programına katıldım. Önce haftalık olarak yazmak vardı seminerle ilgili günlükleri fakat onu beceremeyince bugün yarın toplu olarak yazarım derken sezon bitti, Temmuz ayı geldi. Mayıs ayının ortalarında biten seminerler hakkında birkaç şey şimdi yazabiliyorum. En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim, seminerler benim için tahmin ettiğimden çok daha faydalı oldu kişisel eğitimim açısından. Sezon içerisinde elimden geldiği kadar kaliteli yapımlar izlemeye çalışıyorum tiyatro adına fakat pek okuyabildiğim söylenemez. Oyun okumaktan keyif aldığım halde hem elimde bir müfredatım olmadığından hem de günlük işlerden, okumaya çalıştığım diğer şeylerden zaman bulup, istikrarlı bir şekilde devam ettiremiyorum bu […]

Devamı  


İzledim: Macbeth / İki Kişilik Kabus

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika 2015 Ekim ayında, tiyatro sezonunun açılışını Moda Sahnesi’nin En Kısa Gecenin Rüyası oyunu ile yapmıştım. Geçtiğimiz hafta yine Moda Sahnesi’nde sahnelenen Tiyatro Bereze’nin Macbeth oyunu ile de sezonu kapattım. Sezonun Shakespeare ile başlayıp Shakespeare ile bitmesinin yanı sıra sezon içerisinde katıldığım seminerler ve okuma fırsatı bulduğum oyunlarla da 2015 – 2016 sezonu benim için Shakespeare ile dolu dolu geçen, çokça öğrendiğim bir sezon oldu. Önce kısaca Tiyatro Bereze’den bahsedeyim. Tiyatro Bereze benim Macbeth oyunları ile tanıdığım bir topluluk. Daha önce herhangi bir oyunlarına denk gelmemiştim. Macbeth, 2006 yılında kurulan tiyatronun 11. oyunu. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya fakültesinden […]

Devamı  


İzledim: Parkta Güzel Bir Gün

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika (…) Aynı oyunu şu sıralar Moda Sahnesi de Mert Fırat, Didem Balçın ve Volkan Yosunlu kadrosuyla sahneye koyuyor. Fırsat bulabilir miyim bilmiyorum ama aynı oyunu yakın aralıklarla farklı gözlerden izlemek ilginç bir deneyim olabilirdi benim açımdan. (…) Geçtiğimiz sene Mayıs ayı sonunda Trabzon Devlet Tiyatrosu’nun turne ile İstanbul’a gelen Parkta Güzel Bir Gün oyununu izledikten sonra yazmıştım üstteki satırları. Yakın aralıklarla olmasa da aradan bir sene geçtikten sonra dün matine gösteriminde izledik Özgür Hanım‘la birlikte  Moda Sahnesi’nin yorumunu. Oyunun konusundan bahsederken diğer günlükte yazdıklarımı tekrar edeceğim bölümler olacak ama iki günlüğün arasında bir seneden fazla zaman olduğu için bunda bir beis […]

Devamı  


İzledim: Gülünç Karanlık

Yaklaşık okuma süresi: 4 dakika Emre Kınay’ın bir söyleşisini izlemiştim bundan epey bir zaman önce. Orada izleyicilerden gelen sorular üzerine bahsetmişti senelerce severek çalıştığı kurum olarak Bakırköy Belediye Tiyatroları’ndan. O günden beri merak ediyordum hem sahnedeki Emre Kınay’ı hem de Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın yeni oyunlarını. Şimdiye kadar geçen sürede Emre Kınay’ı Sondan Sonra ve Nihayet Bitti oyunları ile sahnede iki defa izleme fırsatı buldum fakat konum olarak benim ev – iş güzergahıma çok ters bir yerde olduğu için Bakırköy’e gidemedim. Geçtiğimiz ay Moda Sahnesi ve Bakırköy Belediye Tiyatroları sahnelerinde bir oyun değişimi oldu. Moda Sahnesi‘nin Bütün Çılgınlar Sever Beni ve Bira Fabrikası oyunları Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın […]

Devamı  


İzledim: Bütün Çılgınlar Sever Beni

Yaklaşık okuma süresi: 2 dakika Zamana yayarak Moda Sahnesi‘nin tüm oyunlarını izlemek istiyordum. Geçtiğimiz hafta sonu Özgür Hanım ile birlikte Bütün Çılgınlar Sever Beni‘yi izleyerek Moda Sahnesi izlenecekler listesinden bir oyun silmiş olduk. Yanılmıyorsam yalnızca Parkta Güzel Bir Gün oyunu kaldı o listede. Parkta Güzel Bir Gün oyununu geçtiğimiz sezon İstanbul’a turneye gelen Trabzon Devlet Tiyatrosu’ndan izlemiş, çokça beğenmiştim. Bir aksilik çıkmazsa eğer bu sezon bitmeden Moda Sahnesi’nden de izlemek istiyorum aynı oyunu. Stefan Tsanev‘in kaleme aldığı Bütün Çılgınlar Sever Beni oyununun oyuncu kadrosunda Mert Fırat (Yosif), Öznur Serçeler (Maria) ve Volkan Yosunlu (Angel) yer alıyor. Oyunun konusu, Yosif’in eşi Maria’nın kendisine olan sadakatini test etmek için Maria ile tanışmalarına vesile […]

Devamı  


İzledim: Seviyoruz ve Hiçbir Şey Bilmiyoruz

Yaklaşık okuma süresi: 3 dakika Bir oyunun prömiyerini izleme isteğim var bir süredir ve buna adım adım yaklaşıyorum. Moda Sahnesi‘nin yeni oyunu, Seviyoruz ve Hiçbir Şey Bilmiyoruz 7 Ocak’ta prömiyer yaptı, ben 8 Ocak’taki temsilini izledim. Yakında bu isteğimi gerçekleştirebileceğimi düşünüyorum. Oyunun konusundan önce kısaca künyesinden bahsedeyim. Moritz Rinke‘nin kaleme aldığı oyunun yönetmeni Moda Sahnesi’nin diğer tüm oyunlarda olduğu gibi Kemal Aydoğan. Oyunun rollerini ise Sermet Yeşil, Berfu Öngören, İnan Ulaş Torun ve Özlem Taş paylaşıyorlar. Özlem Taş dışındaki tüm oyuncuları tiyatro oyunlarından veya televizyon dizilerinden simaen tanıyordum, kendisini ilk defa izledim. Şu sıralar Şubat‘ı izliyorum. Sermet Yeşil’in orada oynadığı rolü çok beğendiğimden açıkçası oyun öncesinde […]

Devamı  


İzledim: Roberto Zucco

Yaklaşık okuma süresi: 2 dakika Bir oyunu izlememle, günlüğünü yazmam arasındaki süre sanıyorum Tiyatro Günlüğü’nü açtığımdan beri bu kadar fazla olmamıştı. 10 gün önce Moda Sahnesi’nde izlediğim Roberto Zucco hakkında henüz bir şeyler yazabilecek fırsat bulabildim. Oyundan önce, oyunu izledikten sonra öğrendiğim birkaç şeyden söz etmek istiyorum. Oyunun yazarı Bernard Marie Koltes, bir gün metro istasyonunda vahşi batı filmlerinden aşina olduğumuz bir aranıyor ilanına rastlıyor. İlandaki kişinin adı Roberto Succo. Bir italyan olan Succo, annesi ve babası dahil birçok kişiyi öldürmek suçundan ülke çapında aranan bir seri katil. Koltes, bu ilandan esinlenerek Roberto Zucco oyununu yazmaya başlıyor. Ne yazık ki yazdığı oyunun sahnelendiğini göremeden de vefat ediyor. Oyunun oyuncu […]

Devamı